Önsöz

Dr. Fatih Karahan
Başkan
Merkez bankalarının toplumsal refah artışına en büyük katkısı fiyat istikrarını sağlamalarıyla gerçekleşir. 2024 yılı Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası (TCMB)’nın bu bilinçle kararlı adımlar attığı, böylece dezenflasyon sürecinin başladığı ve sürdüğü bir yıl olmuştur.
2024 yılında küresel büyüme görünümü sınırlı iyileşme kaydetmiş, işgücü piyasalarının arz talep dengesindeki normalleşme eğilimi sürmüştür. Küresel enflasyondaki düşüş devam ederken küresel hizmet enflasyonundaki katılık zayıflamıştır. Bununla beraber, bu katılık küresel enflasyon üzerindeki yukarı yönlü riskleri canlı tutmaya devam etmiştir. Gelişmiş ve gelişmekte olan ülkelerde faiz indirim süreçleri devam ederken merkez bankalarının indirim süreçlerini enflasyon görünümündeki olumlu eğilimi koruyacak şekilde sürdürerek temkinli bir yaklaşım izleyecekleri değerlendirilmektedir.
2024 yılının ikinci yarısından itibaren, TCMB’nin öngörüleri ile uyumlu şekilde, birikimli enflasyonist etkiler sona ermiş ve dezenflasyon süreci başlamıştır. Bu süreçte iç talep yavaşlamaya devam ederek enflasyondaki düşüşü destekleyici seviyelere gelmiştir. Bu yavaşlamanın da etkisiyle cari işlemler açığında düşüş sürmüştür. Temel mal enflasyonu düşük seyretmeye devam etmiş, hizmet enflasyonundaki iyileşme belirginleşmiştir. Enflasyon beklentileri ve fiyatlama davranışları iyileşme eğilimi sergilemekle birlikte, dezenflasyon süreci açısından risk unsuru olmaya devam etmiştir. Yıl boyunca sürdürülen para politikasındaki kararlı duruş; yurt içi talepte dengelenme, Türk lirasında reel değerlenme ve enflasyon beklentilerinde düzelme vasıtası ile aylık enflasyonun ana eğilimini düşürmüş ve dezenflasyon sürecinin öngörülenden yavaş da olsa devam etmesini sağlamıştır.
TCMB, 2024 yılı Mart ayından Aralık ayına dek sıkı parasal duruşunu koruyarak politika faizini yüzde 50 düzeyinde sabit tutmuştur. Aralık ayında ise politika faizinin seviyesi, enflasyon gerçekleşmeleri ve beklentileri göz önünde bulundurularak öngörülen dezenflasyon sürecinin gerektirdiği sıkılığı sağlayacak şekilde yeniden belirlenmiş ve yüzde 47,5 seviyesine indirilmiştir.
TCMB, ekonomik birimlerin beklentilerindeki ayrışma ve olası oynaklıklara karşı, parasal aktarımın etkinliğini artırmak amacıyla, makroihtiyati politikaları uygulamaya 2024 yılında da devam etmiştir. Bu çerçevede, piyasa mekanizmasının işlevselliğini artırmak, makro finansal istikrarı güçlendirmek ve parasal aktarım mekanizmasını desteklemek amacıyla 2024 yılında makroihtiyati politika çerçevesinde menkul kıymet tesisine ilişkin düzenlemenin yürürlükten kaldırılması başta olmak üzere sadeleşme adımları sürdürülmüştür. Menkul kıymet tesis düzenlemesinin yürürlükten kaldırılmasıyla tahvil getiri eğrisinin para politikası duruşu ile ilişkisi kuvvetlenmiştir. Ayrıca makroihtiyatı adımların bir sonucu olarak toplam mevduat içerisinde Türk lirası mevduatın payında artış ve KKM hesaplarından Türk lirası hesaplara geçiş hedefleri, 2024 yılında da para politikası duruşunu desteklemiştir. Sadeleşme adımları, mevcut makroihtiyati çerçevenin tüm bileşenlerinin enflasyon, faizler, döviz kurları, rezervler, beklentiler ve finansal koşullar üzerindeki yansımaları değerlendirilerek 2025 yılında da devam edecektir.
2024 yılında ayrıca Para Politikası Kurulu’nun, önceden açıklanan bir takvim çerçevesinde 2025 yılında 8 toplantı yapacağı kamuoyuna duyurulmuş; kurulun kararlarını enflasyon görünümü odaklı, ihtiyatlı ve toplantı bazlı bir yaklaşımla alacağı vurgulanmıştır. Ayrıca yine 2024 yılında politika kararlarını bilimsel temeli güçlü analizler ışığında şekillendirmek ve sürdürülebilir fiyat istikrarına katkı sağlamak amacıyla “Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası 2025-2027 Araştırma Gündemi” oluşturularak kamuoyu ile paylaşılmış ve TCMB politikalarıyla kesişen dijitalleşme, yapay zekâ ve iklim değişikliği gibi faktörlerin ekonomik etkilerine ilişkin konular da araştırma gündemine dahil edilmiştir. TCMB’nin akademik çalışmaları destekleme faaliyetleri politika tasarım süreçlerini güçlendirmek için en verimli şekilde kullanılacaktır.
TCMB, 2025 yılında da politika faizinin seviyesini öngörülen dezenflasyon sürecinin gerektirdiği sıkılığı sağlayacak şekilde belirleyecektir. Enflasyonda belirgin ve kalıcı bir bozulma öngörülmesi durumunda para politikası araçları etkili şekilde kullanılacaktır. Kredi ve mevduat piyasalarında öngörülenin dışında gelişmeler olması durumunda parasal aktarım mekanizması ilave makroihtiyati adımlarla desteklenecek, likidite koşulları muhtemel gelişmeler göz önünde bulundurularak yakından izlenerek sterilizasyon araçları etkili şekilde kullanılmaya devam edilecektir.
Fiyat istikrarı; sürdürülebilir büyüme ve toplumsal refah artışı için ön koşuldur. TCMB olarak 2025 yılında da dezenflasyon sürecini sürdürecek, enflasyonu, belirlediğimiz ara hedeflerle uyumlu olacak şekilde düşürmek için kararlılık ve özveri ile çalışmaları sürdüreceğiz.